Pınar Öğünç Yazdı: “Telgraf Tellerindeki 1915”

Katliamlarla, suikastlerle, linçlerle bir lastik gibi, üstelik acı vererek uzayan 2015’in, insanlığın en büyük trajedilerinden birinin üzerinden geçen tam bir asrı sorgulamamız gereken yıl olduğunu unuttuk bile. 24 Nisan o kadar uzak geliyor belki herkese.

1915’te ne olup da Ermeni nüfusunun bu topraklardan söküldüğünün adını koymaya sıra geldiğinde, sıklıkla “Bu işi tarihçilere bırakmak lazım” önerisi yükselir. Ama nedense buradaki tonlama, bilime duyulan güvenden çok minder güreşi davetini anımsatır. Sanki (o dönem literatürde zaten yer almayan, hatta karşlığını bulduğu için ilk kez buradan isimlendirilen) “soykırım” ancak bu kelimeyle, tek bir resmi belgede imzalı halde geçince ispatlanabilirmiş gibi bir eğilim mevcuttur. Bu yoksa happy wheels demo “tarihi belgesi” eksik kalacaktır.

Telgraf odakta

“Bizzat Hallediniz”, 2013’te kurulan Babil Derneği’nin (Bağımsız Araştırma, Bilgi ve İletişim Derneği), 1964 Rum Sürgünü’nün 50. yılında, geçen yıl hazırladıkları “20 Dolar 20 Kilo”dan sonraki sergileri. İsmini en meşhur telgraftan alan “Bizzat Hallediniz”, tamamen 1915 “tehcirinin” öncesinde, sürecinde ve sonrasında çekilen resmi telgraflardan oluşuyor. Dahiliye Nezareti’ne bağlı Şifre Kalemi’ne ait olanlar ayrıca önemli. Bir kısmı ilk kez tercüme edilen bin kadar telgraf Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nden seçilmiş. Bir bölümü, Taner Akçam gibi kimi araştırmacıların, akademisyenlerin çalışmalarında yer aldıysa, odağın sadece telgraf olduğu en geniş çaplı arşiv çalışması bu.

Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan yazının tamamı için lütfen tıklayınız.

 

1




Yoruma kapalıdır.

Başa Dön ↑
  • BİZİ TAKİP EDİN

    Facebook Sayfamız
    Twitter Hesabımız
  • PROJELER